Türk Tabibler Birliği’nin Afrin Açıklaması, Karabük Tabipler Odası Tarafından Sert Tepki İle Karşılandı.
Ülkemizin güvenliği açısından son derece önemli olan ve geçtiğimiz hafta kahraman Mehmetçiğimizin başlattığı Afrin’deki terör yuvalarına ilişkin operasyonun ardından bir açıklama yapan Türk Tabipler Odası Yönetim Kurulu savaşa hayır başlığı ile skandal bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamaya tüm yurtta ciddi tepkiler oluşmuştu.
Bugün bir açıklama yapan Karabük Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Avni Aksoy,Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi'nin (TTB) Suriye'nin Afrin bölgesindeki operasyon ile ilgili yaptığı açıklamayı, skandal o k niteleyerek sert dille kınadı.
TTB Genel merkezinin bildirinse katılmadıklarını açık bir dille ifade eden Karabük Tabipler odası yanı sıra Türkiye genelinde bir çok şube de genel merkezin bildirisini kınayarak o düşüncelere katılmadıklarını deklare ettiler.
İşte Karabük Tabipler odası Yönetim Kurulunun kamuoyuna yaptığı açıklama;
"Değerli Halkımız ,
Karabük Tabip Odası o k TTB Merkez Konseyi adına 24.01.2018 tarihinde yapılan son açıklamaya katılmadığımızı Karabük’deki hekimlerimize ve kamuoyuna bildiriyoruz.
Ülkemizin varlığı ve bütünlüğü için verilen her türlü mücadelede Karabük Tabip Odası o k Halkımızın ve Şanlı Ordumuzun yanındayız. Barış içinde yaşayabilmek , Ülkemizin Milletimizle birlikte bölünmez bütünlüğü için terör örgütlerine ve destekçilerine karşı verilen bu meşru mücadelede ordumuzun ve askerlerimizin kayıpsız bir süreç geçirmesi önde gelen dileğimizdir ve bunun için duacıyız.
Ordumuzla birlikte Zeytin Dalı Operasyonunda görev yapan sağlık çalışanları ve meslektaşlarımızı da saygı ve sevgiyle selamlıyoruz.” Dedi.
İşte tüm ülkemizde Cumhurbaşkanımızdan başlayarak tüm yurtta, vatandaşlarımız tarafından sert tepki ile karşılanan TTB Genel merkezinin densiz ve skandal açıklaması;
"Biz hekimler uyarıyoruz:
Savaş, doğada ve insanda tahribat yapan, toplumsal yaşamı tehdit eden, insan eliyle yaratılan bir halk sağlığı sorunudur. Her çatışma, her savaş; fiziksel, ruhsal, sosyal ve çevresel sağlık açısından onarılmaz sorun yol açarak büyük bir insani dramı da beraberinde getirir. Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları o k, yaşamı savunmanın, barış iklimine sahip çıkmanın birincil görevimiz olduğunu aklımızdan çıkarmıyoruz. Savaşla baş etmenin yolu, adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürekli kılmaktır. Savaşa hayır, barış hemen şimdi!"
