Kardemir’in Temmuz ayı başında yaptığı yönetim kurulu toplantısı sırasında Osman Kahveci yeniden bağımsız yönetim kurulu üyesi seçilirken, bu seçiem ile ilgili yaptığımız haber nedeniyle Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Öz’ün yapın dediği ve altında hiçbir imza olmadan sadece Kardemir A.Ş yazan,  alelacele basın kuruluşlarına bir açıklama metni gönderilmişti.

Kardemir tarafından yapılan bu açıklama basında fazla yer bulamazken, satır araları ilginç ve açıklama gerektiren metinler ile doluydu.

AÇIKLAMA YÖNETİM KURULU ADINA MI YAPILDI YOKSA YÖN. KUR. BAŞKANI ÖMER FARUK ÖZ ADINA MI?

Öncelikle Yönetim Kurulu’nun İstanbul’da toplandığı gün basına gönderilen bu açıklama Yönetim Kurulu adına yapılmış ise diğer yönetim kurulu üyelerinin bu açıklamaya onay verdiklerine ilişkin onay ya da imza var mı?

Eğer Yönetim Kurulu Başkanı Öz kendi adına yapmış ise neden altına imza atmamış ya da kendi ismini yazdırmamıştır?

KAP’ta YAYINLANMASI GEREKMEZ Mİ?

Kardemir’in kurumsal kimlik o k kardemir ile ilgili veri ve bilgiler içeren bu tür açıklamaları KAP’ta yayınlaması gerekmez mi? Gerekiyorsa neden yayınlanmadı ve yayınlanmamakla aslında suç işlenmiş olmuyor mu?

ÖZ, YOLBULAN VE GÜLEÇ AİLELERİNİ GÖRMEZDEN Mİ GELİYOR?

Kardemir Yön. Kurulu Başkanı Öz, açıklamanın satırları arasında, “Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Ömer Faruk Öz’ün bundan önceki basın buluşmalarında da ifade ettiği gibi, yurt dışından Türkiye’ye giren yaklaşık 400 bin ton otomotiv çeliğinin 100 bin tonunun Kardemir’de üretilmesine ve pazarlanmasına yönelik özel çabası sayesinde onlarca yeni müşteri şirketimize kazandırılmış ve satış gelirlerimiz sadece yılın ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 49 artış göstermiştir.” Şeklindeki ifadeleri sanki geçmiş yıllarda hiçbir şey yapılmamış, her şeyin kendi yönetim kurulu başkanlığı ile birlikte düzelttiği ve iyiye gittiği izlenimi verilmeye çalışılıyor şeklinde yorumlandı.

Oysa Kardemir’in özelleştiği 1995 yılından bu yana, özellikle şirketin darboğaza düştüğü yıllarda, Yolbulan ve Güleç ailelerinin kendi şahsi çeklerini, nakit varlıklarını, tüm riskleri a k Kardemir’in ayakta durabilmesi için kullandıklarını bir çırpıda gözardı edivermiş olmuyor mu?

Şirketin bu güne kadar ki mevcut yatırımlarının kararını bu Yolbulan ve Güleç ailelerinin çoğunlukla bulundukları yönetim kurullarında alındığını gözden kaçırmış olmuyor mu?

GENEL MÜDÜR ÜNAL DÜZELTTİ!

Kardemir Genel Müdürü Ercüment Ünal, Öz’ün yaptırdığı ifade edilen açıklamadan bir iki gün sonra ilginç bir açıklama yaptı.

Ünal açıklamasının bir yerinde; “İşte bu nedenle KARDEMİR, 2002 yılından bu yana ölçek ekonomisine uygun bir büyüme stratejisi takip etmiş ve sürekli yatırım yapmıştır. Bu sayede KARDEMİR sektörde ölçek ekonomisine uygun şekilde büyüyerek Türkiye’nin 24. büyük sanayi kuruluşu olmuştur.” Sözleri ile 2002 yılından bu yana yönetim kurulunda olanların aldıkları kararların doğru ve yerindeliğini bir kez daha açıkladı.

Yön. Kur. Bşk ÖZ KAR’I KENDİ BAŞARISINA,

ÜNAL, PİYASA ŞARTLARINA BAĞLADI.

Kardemir Yön. Kur. Başkanı Öz adına yapıldığı belirtilen açıklamanın satır aralarında sanki Kardemir’in satış gelirlerindeki artışın ve yapılan Kar’ın kendi çaba ve çalışmaları ile ortaya çıktığı izlenimi yaratmaya çalışırken Genel Müdür Ercüment Ünal’ın açıklaması bunu piyasa şartlarına bağladı. Ünal açıklamasında; “2015 yılında bizim en önemli girdilerimizden olan cevher fiyatları 50 dolar/ton iken ve çelik fiyatları 270 dolar/tona kadar gerilerken, 2017 yılında çelik fiyatlarındaki hızlı artışla ham madde fiyatları 10 dolar/ton artışla 60 dolar/ton’a gelmiş, çelik fiyatları ise 200 dolar/ton artış görmüştür. Karlılığın en önemli sebebi dünya çelik fiyatlarındaki artıştır.” Dedi.

Ö.FARUK ÖZ KOLTUK DERDİNE Mİ DÜŞTÜ?

Kardemir’in 1 Kasım 2017 tarihindeki seçimli genel kurulu öncesi ve sonrasında Derin Haber sütunlarında “Öz’ün kendisini hükümetin görevlendirdiği izlenimi uyandırarak hatta bunu telaffuz ederek. seçimlerdeki divan başkanlığına, kimlerin hangi guruptan aday olacaklarına, ilk yönetim kurulu toplantısında kendisinin başkan olacağına kadar bir çok kilit noktada etken ve etkin olmuştur. Biz Sayın Başbakanın ya da sayın Cumhurbaşkanının ağzından duymadan bu laf kesinlikle inanmayız” sözlerini ısrarla vurguladık.  Bütün taşlar oturduktan nice sonra Başkan Öz kendisine bir görevlendirme olduğu şeklinde hiçbir yerde söz söylemediğini, açıklama yapmadığını belirtti.

Öz’ün asli görevinin yatırımcı adına denetim görevi olan bağımsız yönetim kurulu üyeliği olduğunu unutarak, Şirketi yönetmeye kalkması, hem icraat yapması hem yapılan icraatı denetler görevde olması, Karabükspor’a sahip çıkılmalı sözleriyle başlayıp, şirketleşmeli noktasına gelip daha sonra bağları tamamen koparması, Şirketin her sıkıntılı halinde tüm mal varlıkları ile sahip çıkan, etkin hissedar aileleri yönetim kurulunda bile yok saymaya kalkması sonunda hem hissedarlar, hem Kardemir camiası, hem Karabük camiasında Öz’ün Yönetim Kurulu Başkanlığı sorgulanır duruma geldi.

Bu sorgulanma ise Başkan Öz’ün sinirlerini hayli yıprattığı ve Kardemir Yönetim Kurulu Başkanlığı koltuğunda oturabilmek için çareler aradığı şeklide yorumlarda gündeme gelmeye başladı.