Karabük Barosu Yeni Adli Yıl sebebiyle Karabük Kent Meydanı’nda tören düzenledi.

Karabük Kent Meydanı’nda yapılan tören Av. Hacer Vural’ın konuşması ile başladı. Karabük Kent Meydanı Atatürk Anıtı’na yapılan çelenk sunumu yapıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Karabük Barosu Başkanı Av. Rıdvan Erdoğan bir konuşma yaptı. Açıklamanın ardından törene katılan avukatlar hatıra fotoğrafı çektirmesi ile tören sona erdi.

Yeni Adli Yıl’ın ülkemiz ve hukuk dünyası adına hayırlı olmasını dileyen Av. Rıdvan Erdoğan şunları söyledi:

“Yeni Adli Yılımızın tüm hukuk camiası adına hayırlı olmasını diliyorum. Geçtiğimiz günlerde idrak ettiğimiz 30 Ağustos Zafer Bayramı’mızı da bir kez daha kutluyorum. Cumhuriyetimizin kurucusu, İstiklal Harbi’mizin Baş Kumandanı, Büyük önder Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk ve tüm silah arkadaşlarını tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.

Bugün başlayan yeni adli dönemimizde mesleki sorunlarımızın çözümlenmesini diliyorum. Adalete olan erişimin hızlanmasını, yargıya duyulan güvenin artmasını temenni ediyorum.

Avukatlı kanununun birinci maddesinde, avukatlık mesleğinin yargının kurucu unsuru olduğu, bağımsız savunmayı temsil ettiği belirtilmiştir. Bu bağlamda avukatlık mesleğinin kurucu unsur olması, yasal bir düzenlenmeye dayanmaktadır. Ancak biz bunun yeterli olmadığı görüşündeyiz ve bu olayın anayasal güvenceye kavuşturulması gerektiğine inanmaktayız. Şunu da belirtmeliyiz ki yargılama faaliyetinin üç unsuru: İddia Makamı, Savunma Makamı ve Hüküm Makamı olmakla birlikte gelişmiş demokrasilerde ve hukuk devletlerinde yargılama faaliyetinin özünü ve esasını savunma faaliyeti oluşturur. Yargısal faaliyetin meşru sayılabilmesi için yargılama faaliyetinin merkezinde, savunmanın ve avukatın yer alması gerekir. Zira yargısal faaliyete meşruiyet kazandıran avukatların yaptığı savunmadır. Savunmayı yok sayan ya da kısıtlayan faaliyetin meşruiyetinden hiçbir şekilde söz edilemez.

Şunu da belirtelim ki; ülkelerin, siyasi rejimlerin kalitesi savunma hakkına ve avukatlarına verdiği değerle ölçülür. Avukatın saygınlığının olmadığı rejimlerde kaliteden demokrasilerden ve hürriyetten söz edilemez. Avukatın saygınlığının korunmadığı yerde hakim ve savcının da saygınlığı olmaz. Bugün gelinen noktada ülkemizde hukuki üstünlüğün sağlanması yargı bağımsızlığın güçlendirilmesi, hakimlik savcılık teminatının etkinleştirilmesi, savunmayı kısıtlayan engellerin kaldırılması, kişisel hak ve hürriyetlerin genişletilmesi, hukuki güvenliğin sağlanması öncelikli konular arasındadır. Bu konularda acilen adım atılması gerekmektedir.

Temennimiz yeni adli dönemde kararlılıkla sorunların üzerine gidilerek çözüm üretilmesidir. Bu duygu ve düşüncelerle adalet emekçisi avukat meslektaşlarımın, hakim ve savcılarımızın tüm yargı çalışanlarının adli yılını bir kez daha kutluyor. Yeni dönem çalışmalarında başarılar diliyorum.”