Ak Parti Karabük İl Başkanı Timurçin Saylar dün gittiği Ak Parti Genel Merkezi’nden, ani bir karar ile ‘istifa ederek ya da et denilerek’ istifa dilekçesini vererek ayrıldı.

Şimdi herkes birbirine ve birçok cemiyet insanı ve ak partili de bizleri arayarak ‘nerden çıktı bu istifa’ ya da ‘hiç beklenmiyordu neden istifa etti acaba’ diyerek sorup soruşturuyor.

İşin doğrusu bizlerde böyle bir istifayı kesinlikle beklemiyorduk. Zaman zaman sayın Saylar ve yakın çevresi ile yaptığımız görüşmelerde hiç de hem kendisinin hem de yönetimin istifa edeceğine ilişkin en ufacık bir görüş dile getirmemişlerdi. Tam aksine ilçe kongrelerine başladı ve sonrasında partiyi 2019 seçimlerine taşıyabilecek güçlü, etkili, şaibelerden uzak bir yönetim oluşturmanın çalışmalarını da yapıyordu.

Bizlerde ulaşabildiğimiz etkili ve yetkili yerlerden, haber kaynaklarımızdan bu sorunun cevabını aradık aramaya da devam ediyoruz.

Şu ana kadar edindiğimiz bilgilere ve konuşulan göre ne olduğu tam o k ortaya  çıkmayan, sayın Saylar ya da Genel Merkez yetkilileri net o k açıklamadan da öğrenemeyeceğimiz bir sebep ile Başkan Genel Merkez’e çağrıldı ve istifası istendi.

Peki ne olabilir böyle bir kararın gerekçesi!

Her önemli konu öncesi, Sayın Başkanımıza, Mehmet Ali Bey’e, Sayın Vekillerimize bir soralım diyerek hareket eden il başkanı hangi gerekçe ile istifa etti ya da ettirildi? Sayın Şahin’in, Sayın Uysal’ın, hatta ve hatta sayın Ceylan’ın fikri ya da görüşü alındı mı acaba?

Eğer Karabük bazlı siyasi bir başarısızlık olsa, 16 Nisan referandumu geçeli çok oldu. Sayın Genel Başkan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın il başkanları toplantısı ve il başkanlarının istifasının istenmesinin üzerinden hayli zaman geçti.  Üstelik eğer ortada bir başarısızlık var ise, o zaman bu başarısızlığı tek kişiye yüklemek ne kadar adil sorusu hemen akla gelmiyor mu?

Peki ya, Aylardır hatta bir yılı gecik zamandır Yenice’de yaşananlar? Alındı alınacak denilen bir belediye başkanı söylentisi, hala daha sümen altlarında bekletildiği, bekletilmesinin istendiği söylentisi ne kadar yalan ne kadar doğru? Bu sorunun cevabı da çok önemli!

Konu siyasi başarısızlık değil ise, Başkan Saylar’ın son o k Sayın Erdoğan ile yaptığı görüşmede neler konuştuğunu iyi irdemelek lazım gelmez mi? Özellikle yaşanan Kardemir sürecine ilişkin fikrini beyan etmiş midir? Neler söylemiştir? Hatta keşke Eskipazar organize sanayi de kurulsa dediğimiz yerli otomobil fabrikası ile Kardemir ilişkilendirilmesi konusundaki düşüncelerini Cumhurbaşkanımıza iletmiş midir? Bu görüşleri bir takım çevrelerde rahatsızlık yaratmış olabilir mi? Bu rahatsızlık genel merkezin üst yöneticilerinde yankı bulmuş mudur? Biz bu soruların cevabı için basın toplantısında Sayın Saylar’a sormaya çalıştık. Ancak kendisi soru almamayı ya da cevaplamamayı tercih etti. Bu sorunun cevabının, neden sonuç ilişkisini çok iyi değerlendirilmesi kanaatindeyim. Hatta ip uçlarının burada gizli olduğunu düşünsek belki de pek yanılmış olmayabiliriz.

Ya peki geçtiğimiz günlerde bize yaptığı özel açıklamada nasıl bir yönetim oluşmalı sorusunun cevabını verirken söylediği kriterler! Mesela, devlet ile ticaret yapanlar hatta bunların taşeronları ile başlayan yedi kriter acaba yeni yönetime girmek isteyen bazıları tarafından tepki çekmiş olabilir mi? Bu tepkilerin genel merkezdeki yansıması olabilir mi? Bu sorunun cevabı da istifanın ardındaki gerçeğin aydınlanmasında önemli bir nokta olsa gerek.

Peki teşkilat başkanı Mustafa Ataş’a hangi kaynaktan çıkıştı dosya farklı isimler ile ulaştırıldı mı? Eğer ulaşan bir yazı ya da dosya var ise bu dosya hangi maksatla hazırlandı hatta kim hazırlattı?  İçindeki bilgiler ne kadar doğru? Sayın Ataş bu bilgiyi Genel Başkan Sayın Erdoğan ile paylaştı mı yoksa bilgisi haricinde mi hareket etti?

Velhasıl dürüstlüğü, yetkisini ve koltuğunu ticarete karıştırmaması, çalışkanlığı, gayreti, insanlığı ile sadece Ak Parti tabanından değil bir çok siyasi partiliden takdir ve övgü ile bahsedilen bir insan, gayet sakin, kibar bir dil ile, hatta susarak başkanlıktan istifa etti. Ne diyelim Allah yolunu açık etsin. Sadece şu hatırlatmayı yapmak gerek  ki, Timurçin Saylar isminin Karabük’te mutlaka siyasi bir karşılığı vardır. Zaman da bunu mutlaka gösterecektir.

KİM İL BAŞKANI OLACAK?

Gelelim kimin il başkanı olacağına. Emin olun o kadar çok isim dolaşıyor ki, şaşmamak mümkün değil. Ahmet Nur, Ahmet Ustaoğlu, Sedat Namal, Cumhur Ünal, Emin Demir, Mehmet Mescier, konuşulan isimlerden bazıları.

Görüştüğümüz isimlerden Ahmet Nur, Ahmet Ustaoğlu ve Emin Demir kendilerine genel merkezden gelen bir talep, bilgi ya da görüşme isteği olmadığını belirttiler. Cumhur Ünal hiçbir talebinin olmadığını, kendisinin ilgisinin olmadığını söyledi. Mehmet Mescier ise işlerinin çok yoğun olduğunu, il başkanlığını yürütmesinin mümkün olmadığını, kendisi için çok erken olduğunu söyledi.

Geçen hafta Ak Parti Genel Merkezi’ne davet edildiği söylentisi dolaşan Esnaf Odaları İl Birlik Başkanı Nurettin Tümen ise bu bilgiyi doğrularken, il başkanlığını düşünmediğini ifade ettiğini belirtti.

Peki kim olabilir sorusuna en net yanıt ise, düne kadar Merkez ilçe başkanlığına kesin gözüyle bakılan Ak Parti Karabük İl Teşkilat Başkanı Avukat İsmail Altınöz’ün ismi istifa gelişmesi sonrası, oldukça fazla dikkati çekiyor. Sanki Saylar sonrası il başkanlığına ismi en yakın isim gibi görünüyor.

Son o k şunu hatırlatmak isteriz ki, il başkanlığı seçimlerine yaklaşık 3 ay gibi bir süre olduğunu düşünürsek eskilerin tabiri ile “Bu köprünün altından çok sular akar” lafının hafızalardan çıkarılmaması gerektiğini hatırlatıyoruz.

Bakalım Timurçin Saylar'ın bize yaptığı açıklamadaki 7 kritere uygun bir il başkanı ve il yönetimi oluşacak mı? Hep birlikte göreceğiz.