Çelik ihracatçısına dahilde işleme rejimi çerçevesinde getirilen yüzde 25 yerli kütük demir kullanım zorunluluğa karşı sektörden tepkiler devam ederken Haddeciler Dernek Başkanı Pehlivan Baylan’ın yaklaşık bir ay önce Ticaret Bakanlığı’na bir yazı yazarak uyardığı ortaya çıktı.
Karabük’teki ihracata yönelik çalışan demir çelik haddehaneleri dahilde işleme rejimi kapsamında ürettikleri ürünlerin ihracatı ile sektördeki ilk 500 ihracatçı listesinin üst sıralarında yer alıyordu. Ancak geçtiğimiz günlerde çıkarılan düzenleme ile ana hammaddeleri olan kütükte yüzde 25 yerlilik zorunuluğu kara kara düşündürmeye başladı.
Sektörü oluşturan firma yetkililerinden ve Karabük TSO’dan art arda yapılan açıklamalar bir an önce düzenlemeden geri adım atılması yönünde olurken sessizliğini koruyan Karabük Haddeciler Derneği Başkanı Pehlivan Baylan’ın Ticaret Bakanlığı’na yaklaşık bir ay önce yazdığı bir yazı ile uyardığı ortaya çıktı.
Kendisi de aynı zamanda çelik ihracatçısı olan ve etkilenen Dernek Başkanı Baylan Ticaret Bakanlığı’na yazdığı yazıda şu ifadelere yer verdi;
“Bilindiği üzere, Maden, Metal ve Orman Ürünleri Sektörlerine İlişkin Dahilde İşleme Rejimi Genelgesinin 6. ve 10. maddelerinin değiştirilmesi, Genelge’ye 8/A maddesi ile Ek-2’nin eklenmesi ve söz konusu değişikliklerin 01.10.2025 tarihi itibariyle düzenlenecek dahilde işleme izin belgelerine uygulanması hususlarının öngörüldüğü “Söz konusu DİR Genelgesi’nde Değişiklik Yapılması Hakkında Genelge” Bakanlık Makamının 16.09.2025 tarihli ve 113578541 sayılı onayı ile uygun görülmüştür.
Demir çelik sektöründe faaliyet gösteren haddehaneler, kütük ihtiyacının bir kısmını Karabük Demir Çelik Fabrikaları ile diğer yerli izabe tesislerinden bir kısmını da DİİB kapsamında yurtdışından temin etmektedir. Yurt içi kütük fiyatları genellikle dünya kütük fiyatlarının oldukça üstünde kalmaktadır. Dolayısıyla yeni getirilen düzenleme, ihracatçı firmaların zaten işçilik, finansman ve enerji maliyetlerini kontrol etmekte zorlandıkları bir dönemde dış pazarlarda rekabet gücünü olumsuz etkileyecektir. Yurt maliyetlerinin de göz önünde bulundurulduğunda uluslararası pazarlarda iş yapamaz hale geleceğiz. Dolayısıyla %25 oranında iç piyasadan temin zorunluluğunun tamamen kaldırılması gerektiği görüşündeyiz. Aksi takdirde demir çelik sektöründe katma değer yaratmaya çalışan haddehaneler üretimi durdurmak zorunda kalacaklardır.
Öte yandan aynı genelge ile 7207 GTİP ile işlem gören Sıcak Haddeleme tesislerine verilen dahilde işleme izin belgesi süresi 4 ay olarak belirlenmiştir. Takdir edersiniz ki ithalat, üretim ve ihracat sürecinin 4 ay gibi kısa bir sürede sağlıklı bir şekilde tamamlanabilmesi mümkün değildir.
Sonuç olarak; yüzde 25 oranındaki yurtiçi asgari alım şartının tamamen kaldırılması ve 7207 GTİP ile işlem gören Sıcak Haddeleme tesislerine verilen dahilde işleme izin belgesi sürelerinin 4 aydan 6 aya uzatılması, sektörümüz açısından hayati önem taşımaktadır.
Demir çelik sektörünün omurgasını oluşturan haddehanelerin varlıklarını sürdürebilmeleri bakımından yukarıda açıklanan taleplerimizin yerine getirilmesini önemle arz ederiz.”