Bazen küçük bir kıvılcım çok olayları tetikler. Gölgede, tozlu raflarda, kalmış dosyaları açıverir. Unutuldu denileni bir anda gündeme getiriverir.İşte Sami Yalçın adında bir vatandaşın sosyal medya da yaptığı bir paylaşım da aynen öyle oldu. Pandoranın kutusunu açıverdi. Meğer vatandaşların içinde ne çok biriken söyleyemedikleri varmış!FETÖ’nün bu memlekete verdiği en büyük zarar dini yozlaşmadır. Devleti ele geçirme amacına ulaşmak için dinin kurallarını bile hiçe sayacak kadar gözleri dönmüşler. Diyanet kanalındaki yapılanmaları ile en büyük darbelerden birisini vurmuşlardır.Öyle ki yıllarca il Müftülüğü yapıp hakkındaki şok iddialar nedeniyle bir anda görevden alındı. Ne hikmet ise hala kurum ile ilişkisi kesilmeyen bir kişinin yönetimi döneminde yaşanan dair anlatılanlar. Kulaklarımıza gelenler, yaşananlar dini yozlaştırma çabaları konusunda yapılanları o kadar açık gösteriyor ki!KHK ile kapatılan FETÖ uzantısı dernek kurmak ve üye olup yapılanmaktan tutunda,İçki masalarında, okey masalarında görüntü veren din adamlarına,Bayramlarda görevli olduğu camii de bulunmamasına rağmen üç kuruş mesaiyi cebine atmayı helal sayan ,Devletin kendisine verdiği görevi eksik gedik yapıp, namaz vakitlerini başka yerlerde, bağ bahçelerde, ticarete geçirenlere,
bilinen bilinmeyen neler var neler!
Hele hele 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi sela okutturmadılar. Okuyanları sürgün eden, eziyet ettiği tevatür şekilde konuşulanlar hala bu milletin vergilerinden maaş almaya devam ediyor.Yahu bu milletin örnek aldığı, doğrusunu sorup öğrendiği din görevlileri, gözlere kaka kaka bunları yaptılar. Toplumda karşılığı ve yansıması ne olur, varın siz hesap edin!Elbette namusu ile, Allah korkusu ile, dini terbiyesi ile görevini layığı ile yapmaya çalışan tüm din görevlilerimizi tenzih ediyorum. Allah o insanlardan razı olsun.Ancak sepetteki çürük elmaları, yoldan, zıvanadan çıkmışları geçte olsa bir an önce temizlemek hepimizin görevi. İlk görevde mevcut müftü İlyas Yılmaztürk’e düşmüyor mu?Biz göreve geldikten sonra kendisinin ciddi şekilde bu yapının kalıntıları ile uğraşacağını düşünüyorduk. Ancak geçen bir buçuk yıl, ne yazık küçücük bir soruşturmanın bile aylarca tamamlanamadığını, ayak sürünüp dosyalarda bekletildiğini hissettiriyor.Devletin Valisi ile Cuma namazına gideceksin. Vali cami cemaatine bir isteğiniz, sorununuz var mı diye soracak. Vatandaş imam yerinde durmuyor. Namazları müezzin zaman zaman cemaat kıldırıyor diyecek. Üzerinden bir ay geçecek siz hala bir metre mesafe kaydetmeyeceksiniz!
Neyi bekliyorsunuz Sayın Müftüm, Neyi? Sendika baskısı mı sizi adım attırmıyor?
Kulakları çınlasın Kemal Çeber Valim çok hassastı bu konularda. Ortaya konulan iddiaları görünce anında bu müftüyü derhal buradan alın demişti. Sakin mizaçlı görünen şu anki Valimiz Fuat Gürel’in de aynı hassasiyeti taşıdığından hiç mi hiç kuşkumuz yok. Zaten son çıkan haberler sonrası Müftü Bey’i davet edip detaylı bilgi alması da bunun işaretidir.Devletin gözleri, kulakları, arşivi, takibi vs vardır Sayın Müftüm. Siz hele bismillah deyin, talep edin, araştırın elbet tozlu raflardan dökülenler olacaktır.Aklımıza gelmişken yazının sonunda şunu da soruverelim. Safranbolu’dan FETÖ yandaşı imamlar ile ilgili başlatılan ve geniş bir liste olduğu belirtilen operasyon durdu mu, yoksa tamamlandı mı?
