Çelik üretiminin fabrikalar yapan fabrikası, yörenin aş ve iş kapısı KARDEMİR belkide tarihinin en yüksek kârını açıkladı. Hem de ilk 6 aylık kârı rekor olmaya yetti. Elbette çelik sektörünün son aylarda yaşadığı altın çağ kâr konusundaki en önemli etken olmalıdır. Demir çelik sektöründe ortalama 10 yılda bir yaşayan yükseliş trendi göz önüne alındığında insanın aklına hemen şu soruyu sorası geliyor;

“Acaba geçmiş yıllardaki yönetim devam etse idi bu kadar kâr yine oluşur muydu?”

Evet bu soruyu çalışan sorsak ne der? Sektörden içindekiler ne yorum yapar? Esas on binlerce KARDEMİR küçük yatırımcısı ne dile getirir? Aslında sorulması gereken diğer önemli bir soru da;

Bu kadar kâr da sadece fiyatların yüksekliği mi etken!

İşte tarihi kârın şifreleri bu soruların cevaplarında yatıyor olsa gerek. Şirketin yaptığı açıklamada dikkat çeken FAVÖK (Faiz ve vergi öncesi kâr) oranı aslında işin sırrını ortaya koyuyor. Yani anlaşılan ifade ile faaliyet karı belkide tarihin en yüksek tutar ve oranında. Daha anlaşılır ifade ile şirket en az maliyet ile çalışmış en yüksek fiyat ile satmış. Mevcut yönetim ham maddesini, hizmetini, makine ve diğer ihtiyaçlarını alabileceği en düşük maliyet ile almış, ürünlerini satarken de satabileceği en yüksek fiyata satmış. Hatırlayan var mı üretim maliyetini neler şişiriyordu eskiden? Aracılar, komisyonlar, hatırlar, fısıldanmamış mıydı yıllarca!

Yada satış politikasındaki hangi yanlışlar satış esnasında daha fazla kazanmayı engelliyordu?

Kim diyebilir ki 2017 yılında Ömer Faruk Öz yönetimiyle başlayan değişimin, 2020 yılından itibaren Alparslan Bayraktar ve ekibince alınan etkin kararlarının hiç bir etkisi olmadı? Alımda da, satımda da, alanında, satanın da, masanın aynı tarafında olduğu konuşulmadı mı, basında boy boy yer almadı mı? İşte o günlerin bitmesinin sonucu bu kâr patlamasını oluşturdu denilemez mi? Hani biraz daha anlaşılır ifade ile, etinden, sütünden, tüyünden, tezeğinden yararlanılan günlerin geride kalması doğru tespit olmaz mı? Bir manada varmış gibi görünmekle birlikte, aslında sahipsiz dünya devi şirketin, çoğunluk hissedarları adına Devletin gönderdiği Alparslan Bayraktar ve ekibi ile sahiplenişliğinin sonucu demek tam da rekor kârın şifreleri demek doğru olmaz mı!