Yaptığı belgesel sinemalarla bir ilçenin tarihi yapılarının gelecek nesillere aktarılmasını sağlayan Suha Arın, vefatının 16. yılında yad ediliyor. Ömrünü belgesel sinemaya adayan, Türk belgesel sinemacılığının ustası o k gösterilen ve 2004 yılında vefat eden Arın, vefatının 16. yılında anılıyor. Karabük’ün Safranbolu ilçesinde 1976'da Altın Portakal ödüllü "Safranbolu’da Zaman" belgeselini çeken Arın, tarihi ilçenin koruma altına alınmasına da katkı sağladı. Öte yandan "Altın Portakal" başta olmak üzere birçok ulusal ve ulus rası ödül aldı. 40 yıllık meslek hayatında 50 belgesel film çekti.

Çekimde kullandığı malzemeleri Safranbolu’da sergileniyor

Çok sayıda ulusal ve ulus rası ödüle layık görülen Arın, 1977’de "Safranbolu’da Zaman" belgeseliyle 14. Antalya Film Festivali’nde "En İyi Kısa Metrajlı Film" dalında Altın Portakal Ödülü aldı. Arın, 1978’de çektiği "Urartu’nun İki Mevsimi" belgeseliyle "Sedat Simavi Vakfı Kitle Haberleşmesi Büyük Ödülü"nü aldı. 1979’da ise"Tahtacı Fatma" belgeseli 3. Ulus rası Balkan Film Festivali’nde birincilik ödülüne layık görüldü. "Kapalıçarşı’da 40 Bin Adım" belgeseliyle Viyana Turizm Filmleri Yarışması’nda "Jüri Şeref Ödülü"nü aldı. 1998’de de İFSAK Yılın Sinema Ödülünü aldı. Aynı yıl TÜRSAK ve Tarih Vakıfları Emek Ödülünü, 2000’de ise Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı Aziz Nesin Emek Ödülü aldı. 1 Şubat 2004’te tedavi gördüğü İstanbul Haseki Kardiyoloji Enstitüsü’nde hayatını kaybetti. Çekimlerinde kullandığı kameralar, lensler, kayıt cihazları ise Safranbolu'da Tarihi Cezaevi’nde açılan "Suha Arın Kültür ve Sanat Merkezi"nde sergileniyor. Bir ilçenin kaderini değiştirdi Araştırmacı yazar Aytekin Kuş yaptığı açıklamada, Arın’ın belgesellerinin geçmişi geleceğe taşığını söyledi. "Safranbolu’da Zaman" belgeselininde ilçenin yerel ve ulusal boyutta tanınmasına ve Dünya Miras Listesi’ne alınmasında büyük bir payın sahibi olduğunu belirtti. Suha Arın’ın Safranbolu’ya yaptığı hizmetleri taçlandırmak adına vefa duygusunu gösterdiklerini aktaran Kuş, şunları kaydetti: "Bunlardan birisi 2001 yılında bir meydana Suha Arın’ın isminin verilmesidir. Daha sonra da Mektepçiler Evi’nde 2009 yılında Suha Arın müzesi açıldı. O müzenin daha gezilebilir, hareketli ortama taşınması gerçekleşti. Tarihi Cezavine taşındı."