Karabüklü eczacılar meslektaşlarını yad etmek için hazırladıkları projenin perde arkasını anlattı. Koronavirüs sürecinde hayatlarını kaybeden eczacı ve eczacı teknisyenleri için önemli bir projeye katılan Karabüklü eczacıları geçtiğimiz günlerde gündeme almıştık. Ülkenin dört bir yanında farklı enstrümanlarla ve farklı seslerle bir araya gelen eczacılar meslektaşları için uyum içinde çalıştı. Candan Erçetin’in “Yalan” isimli şarkısını seslendiren eczacılar, şarkıyı dinleyenleri hem kendilerine hayran bıraktı hem de farkındalık oluşturdu. Karabük Derin Haber o k projeye imza atan Karabüklü Eczacılar Esra Demircan ve Eflan Cebecigil ile projenin bilinmeyenlerini konuştuk. Eczacı Eflan Cebecigil ve Esra Demircan projenin bilinmeyen yanlarını Karabük Derin Haberi anlattı. İşte o röportajın detayları;

“Bir Vefa Borcu O k Bu Projeye İmza Atıldı”

Öncelikle ikinizi de tebrik ediyorum. Zor ve sosyal bir projeye imza attınız ve daha da önemlisi ilimizi temsil ettiniz. Peki bu proje fikri nasıl ortaya çıktı, neden böyle bir proje gerçekleştirme ihtiyacı duydunuz? Eflan Cebecigil; “İzmirli meslektaşlarım ufuk ve Mehmet sayesinde bu proje ortaya çıktı sonra bütün eczacı meslektaşlarımıza sosyal medya aracılığı ile duyuruldu sesi iyi olan ve iyi enstrüman çalan meslektaşlarımız içinden seçilerek projeye başlandı. Bu projede Covid-19’dan ölen meslektaşlarımıza bir vefa borcu o k böyle bir şey yapma gereği duyuldu Onları tekrar tekrar yad ediyoruz Işık’lar içinde uyusunlar.” Esra Demircan; Proje Sosyal medya üzerinde bir eczacı platformu olan Eczacı-müzik grubunda, grup yöneticisi olan İzmirden sevgili meslektaşımız Ecz. Mehmet Ünal'ın fikri ile başladı. Covid-19 herkes gibi eczacılık camiası o k bizleri de çok yordu, yıprattı ve yıktı. Meslektaşlarımız ve eczane teknisyenlerimiz en ön cephede verdikleri savaş sırasında şehit oldular. Çoğu covid-19 ile mücadelesini verirken ailesinden, yakınlarından uzak ka k bir sağlık neferi olmanın verdiği sorumlulukla görevini en iyi şekilde devam ettirmeye çalıştı. Vefat eden meslektaşlarımız, her vefat gibi bizi derinden üzdü ve unutulmaması adına bu proje fikri ortaya çıktı. Meslek yeminimizde de söylediğimiz gibi insan hayatını her şeyden üstün tutan meslektaşlarımız bu uğurda hayatlarını verdiler. Bizlerin onlar ve aileleri için yapabileceği bir şeyler olmalıydı. Onları anmak, hatırlamak ve hatırlatmak için bu anlamlı şarkıyı söylemek iyi bir fikir olacaktı. Bahsettiğim sosyal medya grubunda ilk fikirlerle birlikte organize olundu.

“Proje Hazırlık Aşaması 1 Buçuk Ay Kadar Sürdü”

Biz projeyi izlerken çok keyif aldık. Sizlerin bu önemli proje de yer almasından da mutlu olduk. Tabi birde bu projenin hazırlık aşaması var. Proje hazırlığı ve devamındaki süreç hakkında bilgi verebilir misiniz? Eflan Cebecigil; “Tabi. Proje hazırlığı önce parçanın belirlenmesi ile oldu. Candan Erçetin’in Yalan isimli parçası bu atmosfere en uygun parça olacağı düşünüldü sonra parçanın trafikleri belirlendi nerde ne çalınacağı ve nasıl olacağı saptandı sonra herkes belirlenen metronomda parçayı çalıp söyleyip kaydetti sonra bu kayıtlar bu işin aranjörü ve mikslerini yapacak Mehmet arkadaşımıza Mail yoluyla atıldı daha sonra bu sesler ve videolar birleştirilerek proje oluşturuldu. Çok keyifli bir çalışma oldu diyebilirim.” Esra Demircan; “Proje hazırlık aşaması yaklaşık 1,5 ay kadar sürdü. Katılım sağlayacak meslektaşlarımızla proje için bir grup oluşturduk ve başladık. Aramızda çok yetenekli meslektaşlarımız var. Öncelikle Enstrüman çalan arkadaşlarımız parçayı ayrı ayrı ça k kayıtlar oluşturdular, sonrasında vokal yapan arkadaşlar o k biz de kayıtlarımızı yaparak proje mimarımız olan Ecz. Mehmet beye gönderdik. Herkes profesyonele yakın gayreti ile çalıştı ve destek verdi. Parçanın mikslenerek bütünün ortaya çıkması ile yolun yarısından çoğunu almıştık. Sonrasında videolanması ve videoların da mikslenmesi kalmıştı ve yine bu da teknolojik imkanlar dahilinde fedakâr meslektaşlarımız sayesinde en güzel şekilde yapıldı. Buradan tekrar emeklerine teşekkürlerimi sunuyorum.

"İşin Mutfak Kısmı Zor Olan"

Proje aşamasında ne gibi zorluklar yaşandı sonuçta ülkenin dört bir yanından farklı sesler ve enstrümanlar bir araya getirildi. Siz mesela bateri çalarken ahengi nasıl sağladınız, kurgu aşaması da zor olmalı tabi. Kamera arkasında neler yaşandı? Eflan Cebecigil;  Harika bir soru. İşte işin mutfak kısmı zor olan. Dediğiniz gibi her solistin tonu tutmayabiliyor o nedenle solistler arasında iyi tınlayan ortak tonu bulmak için herkes ön kayıt gönderdi sonra parçanın tonu belirlendi. Sonra belirlediğimiz metronomda ve hızda parçayı okudular enstrümanlar da aynı şekilde o hızda parçaları ça k kaydettiler bende bu çalan enstrüman ve söyleyen arkadaşların sesini kulaklığımda dinleyerek metronomla birlikte kendimi kaydettim. Bunlar sonra mikslendi birleştirildi. Ama bu süreç biraz uzun süren yorucu bir süreç. En yorucu olan kısmı miksmaster tarafı. O nedenle Mehmet arkadaşımıza sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz. Çok yoruldu gerçekten. Esra Demircan; "Projenin müzik temeli önce kurgulandı, ufak ses kayıtlarını birbirimizle paylaşarak ortak bir tona karar verildi. Ardından enstrüman çalan arkadaşlar karar verilen bu tonda kayıtlarını yaptılar ve bu kayıtlar birleştirildi. Tabi bu işi profesyonel o k bilen ve teknolojiyi iyi kullanan meslektaşlarımız bu işleri üstlendiler ve harika bir müzik alt yapısı oluşturdular bize. Biz vokaller ise, müzik üzerine ses kayıtlarımızı yaptık ve son birleştirmeler yapıldı. Ardından videolar çekildi ve mikslendi. Kamera arkası benim için hem zor hem eğlenceli idi. 10 yıldır hastane eczacılığı yaptığım için ve de covid-19 salgınında aktif çalışan bir pandemi hastanesi olduğumuzdan dolayı videoyu hastanemizin önünde çekmek istedim. Tabi gün içinde hastane önünde çekim yapmak biraz meşakkatliydi. Otobüs durağında bekleyenler, kaldırımdan yürüyen vatandaşlarımız, hastaneye gelen hastalar tarafından merak konusu oldu, ve bu da bana güzel bir anı bıraktı. Eczane personelimiz İlhan Ünal bana video için yardımcı oldu kamera arkası emekleri için buradan da teşekkür ediyorum."

"Türk Sanat Müziği Eserleri İle Büyüdüm"

Teknik bilgiler vermenizden, bateri çalmanızdan ve tabi solistlik yapmanızdan müzikle yakından ilglilendiğinizi anlayabiliyoruz. Peki ne zamandan beri müziğin içindesiniz mesleğinizin yanında müzikle ilgili de çalışmalar yapıyor musunuz? Yada hangisi daha ağır basıyor? Aslına bakılacak olursa mesleğinizi hobinizle birleştirmekte önemli bir olay. Bu açıdan düşünüldüğünde neler söylemek istersiniz? Eflan Cebecigil; Tabi ben eczacılık okuduğum yıllardan beri müziğin içindeyim. O yıllar da grup arkadaşlarımızla özel günlerde bir çok konserler verdik. Çalışmalar yaptık dersler aldık. O günden bugüne şartlar çok daha değişsede hepimiz hayat mücadelesine girsekte müzikle hep iç içeyiz kopamıyoruz. Bu projeler sayesinde daha iyi motive oluyoruz. Ortaya çıkardığımız bu güzel şeylerin maneviyatı da çok büyük oluyor. Mesleğim eczacılık ve bunu hobim olan müzikle birleştirmek çok güzel bir duygu ve mutluluk verici. Herşeyden önemlisi kişiyi sosyal bir birey yapıyor. Esra Demircan; Müziğe ilgim hep vardı, rahmetli babam Hasan Demircan sayesinde Türk Sanat Müziği eserleri ile büyüdüm. Kulağımın aşina olduğu bu müziğine Karabük Türk Müziği topluluğuna katı k yakınlaştım. 6 senedir Karabükte bir dernek çatısında çalışan Türk Müziği Topluluğu Sanat müziği korosuna hem korist hem de solist o k devam ediyorum. Müzik gerçekten bir gıda. Herkes uzak veya yakın müzikle ilgilenmeli.. özellikle pandemi şartlarında bulunduğumuz şu günlerde en güzel uğraş diyebilirim. Gerçekten önemli bir proje. Belki sayfalar dolusu metinlerle anlatabileceğiniz bir çok şeyi sanatla müzikle anlattınız. Ve 10 binlerce kişi beğenerek ve birşeylerin farkına vararak dinledi. Peki siz korona virüs sürecinde hem vatandaştan hem de yetkilelerden yeteri kadar anlayış ve destek gördüğünüzü düşünüyor musunuz? Eflan Cebecigil;  Valla ben bu konuda eczacılarında hem halk hemde yetkililer neczinde önemsendiği ve saygı duyulduğu gördüm .. bu konuda çok mutluyum..şu covit döneminde şu zorlu dönemde eczacıların da önemli bir birey o k görülmesi gerekli değerin verilmesi beni çok mutlu ediyor.

"18 Mart Çanakkale Zaferi İçin Sürpriz Bir Çalışmamız Olacak"

Peki bundan sonraki süreçte nasıl devam edeceksiniz? Sonuçta güzel bir ekip çalışması gerçekleştirildi. Bu ve buna benzer projelerin devamı gelecek mi? Açıkçası bu proje bana "Doğa İçin Çal" projesini hatırlattı. Ve nasıl reaksiyon aldınız, olumlu yada olumsuz dönüşler olmuştur mutlaka? Eflan Cebecigil; "Harika sorular. Evet “Doğa için Çal” projesine benzediği bir gerçek. Zaten o proje herkese de ilham olmaya devam ediyor. Bizim projemizdeki farklılık çalan ve söyleyenlerin hep eczacı olmaları. Projemiz herkes tarafından çok izlendi ve beğenildi. Çoğu meslek odaları haber kanalları ve sosyal mecralarda paylaşıldı. Paylaşılmaya devam ediyor. Ben mesela bu konuda sayısız tebrik telefonları ve mesajlar alıyorum. Herkesin de genelde söyledikleri bunun devamının gelmesi gerektiği. 2. Proje mutlaka yapılsın şeklindeki fikirler çok fazla. Şu anda 2. Projenin startı verildi. Bunu da burdan süprizini vereyim. 18 Mart Çanakkale zaferi ile ilgili 2'li bir Türküyü arka arkaya potpori şeklinde yapacağız. Bu da şimdiden bi sürpriz olsun. Bunun çalışmalarına da başlandı. Esra Demircan; "Bu çalışmamızdan güzel dönüşler aldık. Bu bize yüksek moral ve motivasyon kaynağı oldu. Ayrıca güzel bir eczacı birlikteliği kurduk. Projede bulunan meslektaşlarımız ile iletişimimiz devam etmekte. Önümüzdeki günlerde projenin devamı için bir çalışmaya başlamayı da düşünüyoruz. Eminim ki en az ilk çalışmamız kadar güzel olacak. Buna inanıyoruz. Eczacı müzik ailesi o k destek olan herkese, siz Derin Haber aracılığı ile tekrar teşekkür ediyoruz. Ayrıca pandemi devam etmekte. Önümüzdeki günler biraz kritik seyredecek gibi görünüyor. Güzel havalarla birlikte malesef rehavete düşüyoruz. Herkesten ricam biraz daha sıkalım dişimizi, güzel günler yakındır diyorum ve teşekkür ediyorum. " width="560" height="315" frameborder="0" allowfullscreen="allowfullscreen">